Ara

Ardahan Posof nenekaya



Posof Nene Kaya , Ardahan ilinin 78 km kuzeyinde, Gürcistan'ına 15 km mesafede, aynı adı taşıyan vadinin kuzeyinde, Kodiyan dağı yamaçlarında kurulu şirin bir ilçe merkezidir. Alt tarafı bayır tarlalar, sağı solu da küçük tepelerle kuşatılmıştır. Neresinden bakılsa sağ yanındaki kayabaşı tepesinin yamaçlarındaki Nenekaya görülür.

Posof, ilki 1828'de olmak üzere, 1917 yılına kadar birçok kereler Rus işgaline uğramış, korkunç mazelimlere sahne olmuş ve yürekler ürperten cinayetler icra edilmiş buralarda. İşte Nenekaya'nın hikayesi bunlarla ilgili. Derler ki;

Posoflu bir Türk anası, mezalim yıllarının bir gününde tarlaya eşine, çocuğuna yemek götürüyormuş. Kolundaki sepetiyle Kayabaşı tepesinin yamacına varınca bir de ne görsün! Karşı tepelerden Rus askerleri gelmektedir! O güne kadar ki korkunç mezalimler bir anda hafızanda canlanmış. Ne yapacağını şaşırmış. 'Ya bunların eline düşersem!?...' diye korkulu bir hayale kapılmış. Hayır hayır, düşünmesi bile ölümden beter. Çareyi Yaradan'a sığınmakta bulmuş. 'Yarabbi, beni bunların eline bırakma; ya canımı al, ya taş kes!' diye gönülden Allah'a yalvarmış... ve dilek sahibi orada taş kesilmiştir. Bir yanda zalim ve zulüm, bir yanda mazlum ve mazlumun duası... ve ibretli son.

Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Harosman Mağaraları

Harosman Mağaraları veya Harosmani Mağaraları (Gürcüce: ხაროსმანის მღვიმეები) ve Mağaro Mağaraları (Gürcüce: მაღაროს მღვიმეები) olarak da bilinir, tarihsel Artani bölgesinde, günümüzde Ardahan ilinin Hanak ilçesine bağlı Çayağzı köyü sınırlarında bir mağara kompleksidir.Tzkarosmani Mağaraları (წყაროსმანის მღვიმეები) olarak da bilinir.

Bir kaynağa göre, eski adı Orezaki olan Çayağzı köyünün 1,7 kilometre doğusunda, Kasreti Deresi'nin sağ kıyısında bugün ortadan kalkmış olan Mağaro (მაღარო) köyü bulunuyordu. Mağaro Gürcücede maden ocağı anlamına gelir. Gürcü araştırmacı Konstantine Martvileli de 1917 yılında Mağaro (მაღარო) köyünden söz etmiş ve Nakalakevi (ნაქალაქევი) köyünden sonra Tzkarosmani (წყაროსმანი) adlı dereyi izleyerek aşağı indiğini, bu derenin kıyısı boyunca Mağaro yoluna koyulduğunu, Mağaro Mağaraları'nın Vardzia gibi mağaralardan oluştuğunu yazmıştır. Mağaro Mağaraları adının Mağaro köyün, Tzkarosmani Mağaraları adının da Tzkarosmani Deresi'nden geldiği anlaşılmaktadır. Ancak 1595 tarihli Osmanlı mufassal defterinde Mağaro adı geçmemektedir. Bununla birlikte, Osmanlıca Harosman (خاروسمان) ve Harosman-i Büzürg (خاروسمان بزرك) adıyla kaydedilmiş iki köy bulunmaktadır. Harosman köyünde 14, Büyük Harosman anlamına gelen Harosman-i Büzürg köyünde ise 4 Hristiyan hane bulunuyordu. Günümüze ulaşmamış olan bu iki Gürcü köyü, Duduna köyünün yakınlarında yer alıyordu. Yöre halkının bugün de "Harosman" olarak bildiği Harosmani Mağaraları adının bu köyün adıyla bağlantılı olarak ortaya çıktığı görülmektedir

Harosman Mağaraları'ndaki mağaralar insan eliyle oyularak oluşturulmuştur. Söz konusu kompleks onlarca mağaradan oluşmaktadır. Birer yaşam mekanı olan mağaraların arasında kilise olarak kullanılmış mağaralar bulunmaktadır. Dere kıyısında yer alan dik kayadaki mağaralar üst üste yer alır. Bu konumundan dolayı Martvileli bu mağaraları "beş-altı kat odalar" şeklinde tarif ermiştir. Konstantine Martvileli, mağaraların Kura Nehri'in derin kayalık vadisinde her iki tarafta bulunduğunu, kayaların eteklerinin yaşlı çam ve kayın ağaçlarıyla kaplı olduğunu, mağaraların vadinin ulaşılması mümkün olmayan üst kısımdaki kaya boyunca uzandığını ve birbiriyle bağlantılı 50 mağara bulunduğunu, aşağıda bulunan büyük mağaraya yukarıdan aşağıya bir yol indiğini ve mağaraya 20-24 metre kala bu yolun daraldığını, sonra ikiye ayrılıp bir yolun soldaki daha küçük mağaraya, diğer yolun da sağdaki daha geniş mağaraya girdiğini yazmıştır.
Kaynak: Wikipedia



Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan,Hanak,Ortakent Köyü Tarihi harosman değirmeni




Ardahan,Hanak,Ortakent Köyü( Büyük Nakala) yakınlarında Kür (Kura) Nehri'nin geçtiği Harosman'ın Değirmeni Molokan (malakan) ustaların çalıştığı değirmen.1954 yılında bitirilerek çalışmaya başlamıştır. Sahibi İlyas Binali Özturktür. Kuruluşundan 1963 yılına kadar Malakanlar çalışmış onların Rusyaya gitmesiyle değirmen önemini yitirmiştir. 1980'den sonra kaderine terk edilmiş,özelliklerine gelince yapımı projeli bir yapıdır yüksek mimar mühendis çizmiştir projesini. 2 taş stehan dediğimiz bulgur yapan bir sistem buğdayın kabuğunu sıyıran beyaz un yapan ayrı bir sistem bilye ve carkla dondurulen taşlar aynı zamanda dinamo elektirik üretiyordu kısaca o dönemin bölgesel fabrikasıydı şimdi atıl durumdadır. 


Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Bayramoğlu Köyü MarkaköyKora


Ardahan'ın "Markaköy"ü: İnternet Gazetesiyle Dünyaya  Açılan bir köy

Ardahan'ın Hoçvan Bayramoğlu köyü, eski adıyla Kora köyü, bölgede başlattığı kültürel ve iletişimsel etkiyle adını duyurarak halk arasında "Markaköy" olarak anılmaya başlandı. Bu etkileyici dönüşümün arkasında ise gazeteci, yazar ve girişimci Mehmet Ali Arslan'ın büyük çabaları yatıyor.

Köyün tanınırlığı, Mehmet Ali Arslan tarafından kurulan bir internet gazetesiyle başladı. O dönemin kısıtlı teknolojik imkanlarına rağmen Kora köyü, bu platform sayesinde dünya genelinde ses getirmeyi başardı. Köy halkı ve bölge sakinleri, bu başarıyı Arslan'ın köyüne olan bağlılığına atfederek köyü önce "Mehmet Ali Arslan köyü," ardından da kısa bir süre sonra "Markaköy" olarak adlandırdı.


Günümüzdeki iletişim ve teknoloji olanaklarının olmadığı bir dönemde, bir köyün bu denli geniş kitlelere ulaşması ve adeta bir marka haline gelmesi, Kora köyünün sıra dışı başarısını gözler önüne serdi. "Markaköy" ismi, köyün o dönemde elde ettiği şöhret ve tanınırlığın bir sembolü olarak tarihe geçti.





Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Posof hakkında bilgiler


Posof’un kuruluşu çok eski çağlara dayanır. Posof adı eski Türk dilinde Buşetkehv (Büşe-Bişe) meşe ve ormanlık dere anlamındadır. Zaman zaman şekil değiştirerek Postkov-Poskhov ve 1928 yılında harf inkılabından sonra resmi kayıtlara Posof olarak işlenmiştir. 1080 yılında Selçukluların Gürcülerin elinden alması ile Posof Türk hakimiyetine girmiştir. Osmanlı Devletinin son dönemlerinde Rus ve Gürcülerin işgaline uğrayan İlçe son olarak 2 Mart 1921'de Gürcülerin işgalinden kurtarılarak Anavatana dahil edilmiştir.
1992 yılına kadar Kars iline bağlı olan Posof, 1992 yılında Ardahan’ın İl olmasından sonra idari bakımdan Ardahan’a bağlanmıştır.


Coğrafi Durumu :


         Posof Ardahan’ın kuzey kısmında yer alıp deniz seviyesinden 1.583 metre yükseklikte ve 623 km2 yüz ölçüme sahiptir. Akarsu olarak sadece ilçenin Ardahan tarafından girişinde Posof Çayı bulunmaktadır. Engebeli bir arazi üzerine kurulmuş olan Posof’ta iklim olarak Ardahan yöresinin Karasal ikliminden çok Karadenizin ılıman iklimi hakimdir. Yılın büyük bölümünde yüksek kesimlerde kar hakimdir. İlçe güney ve doğusunda 2.540 rakımlı Ilgar Dağı Batısında  Arsiyan (Göze ) Dağı, Kuzeybatısında 3.500 rakımlı Gırma (Til) Dağı arasında kalan vadide konuşlandırılmıştır.
         Bölgedeki diğer yerleşim birimlerinden daha sıcak bir iklime sahip olan İlçede yer yer sebze ve meyve üretimi yapılmaktadır.

 


Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Kars Medya ve Gazete tarihi

 Medya ve Gazetecilik Tarihi: Köklü Geçmişten Dijital Geleceğe.

Ardahan'ın medya ve gazetecilik tarihi, Kars ve Iğdır ile birlikte Osmanlı dönemine kadar uzanan köklü bir geçmişe sahiptir. Bölgede basılı gazetelerin ilk örneklerinden günümüzün dijital platformlarına kadar uzanan bu yolculuk, yörenin haberleşme ve bilgi akışındaki evrimini gözler önüne seriyor

Osmanlı Döneminden Cumhuriyet'e İlk Adımlar

Bölgenin bilinen ilk resmi yayın organı, 4 Ocak 1883 tarihinde Kars Vilayeti'nin resmi yayın organı olarak yayınlanmaya başlayan Kars Gazetesi'dir. Bu gazete, 28 Şubat 1917 tarihine kadar yayın hayatını sürdürmüştür. Kars Gazetesi'nin ardından, Ardahan, Kars ve Iğdır ile ilgili yayınlar yapan Yeşil Yuva ve Varlık gibi gazete ve dergiler de bölgede önemli bir yer edinmiştir. Bu dönemde basılı el  ilanları ve gazeteler aracılığıyla haberleşme sağlanmıştır.

Ardahan Gazetesi 

Mehmet Ali Arslan tarafından 1995 yılında kurulan Ardahan Gazetesi, Ardahan'ın ilk internet gazetesi olma özelliğini taşımaktadır. Kurulduğu günden bu yana farklı internet siteleri, bloglar ve platformlar üzerinden yayın hayatını sürdüren gazete, aynı zamanda şu önemli ünvanlara sahiptir:

1 Ardahan ismiyle yayınlanan ilk gazete

2 Dünya genelinde yayımlanan ilk Ardahan gazetesi

3 İnternette yayınlanan ilk Ardahan gazetesi

4 Çoklu dilde yayın yapan ilk Ardahan gazetesi

Karsın ilk internet gazetesi'de Mehmet Ali Arslan tarafından kuruldu Benzer bir durum'da Kars Gazetesi için de geçerlidir.

İlçe Gazeteciliğinden Bölgesel Entegrasyona

1995 ve 2000 yılları arasında Mehmet Ali Arslan, Kral İnternet ve Mehmet Ali Abi bünyesinde Ardahan, Kars ve Iğdır'ın ilk ilçe gazetelerini kurmuştur. Bu gazeteler arasında Posof, Hanak, Damal, Çıldır, Göle, Hoçvan, Sarıkamış, Selim, Susuz, Kağızman, Arpaçay, Akyaka, Digor, Tuzluca, Aralık ve Karakoyunlu gazeteleri bulunmaktadır. Ancak sonraki yıllarda bu ilçe gazeteleri, il gazetelerine bağlanarak bölgesel bir entegrasyon sağlamıştır.

Kars Iğdır ve Ardahan'da medya ve gazetecilik, basılı yayınlardan dijital platformlara uzanan bu uzun serüvende, bölgenin sesini duyurma ve bilgi akışını sağlama misyonunu başarıyla sürdürmüştür.




Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

M Platformu


Mehmet Ali Arslan Platformu veya kısa adıyla M-platformu 

M Platformu, Mehmet Ali Arslan ve çalışma arkadaşlarının marka ismidir. Gazeteci yazar Mehmet Ali Arslan tarafından 2002 yılında Ardahan, Kars, Iğdır "Akı Platformu" adıyla kurulan platform, 2025 yılında önemli bir isim değişikliğine giderek yoluna "M Platformu" olarak devam etme kararı almıştır.

M Platformu,, siyasi partiler ve dernekler üstüdür, Platform, bağımsız bir yapı olarak faaliyet göstermektedir.  platform, ülke genelinde siyasi Parti sanatçı gazeteci yazar şirket, dernek ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile bir araya gelerek çeşitli projelerin hayata geçirilmesini sağlamak amacıyla bağımsız bir şekilde hareket etmektedir.

Kuruluşundan bu yana toplumsal fayda odaklı çalışmalara imza atan M Platformu, yeni ismiyle de bu misyonunu sürdürmeyi hedefliyor. Platformun temel amacı, farklı sektörlerden ve sivil toplumdan gelen paydaşlar arasında köprü kurarak ortak akıl ve iş birliği ile sürdürülebilir projelere imza atmaktır. 

M Platformu bağımsız ve kapsayıcı yapısı, geniş bir yelpazede toplumsal konulara odaklanma ve çözüm üretme potansiyeli sunmaktadır



Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Mozeret Tepesi Cam Seyir Terası

Ardahan Çıldır ilçesine 10 kilometre uzaklıktaki Karaçay Kanyonu ve Şeytan Kalesi’ne hakim bir noktada bulunan Mozeret Tepesi’ne cam seyir terası, sosyal donatı alanları, bölge mimarisine uygun taş ve ahşaptan kafeterya yapılacak. Projeyle, Çıldır Gölü, Şeytan Kalesi ile Türkiye-Gürcistan sınırında bulunan Aktaş Gölü’nün yeni bir turistik destinasyon haline getirilmesi ve turizmin dört mevsim çeşitlendirilmesi amaçlanıyor.Çıldır Gölü, Karaçay Kanyonu ve Şeytan Kalesi’nin bölgeye yerli ve yabancı çok sayıda turist bekleniyor.
Ardahan valiliği


Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Çıldır Buz Şehri

Çıldır Buz Şehri Projesi" kapsamında hazırlanan buz yapıları oluşmaya devam ediyor. Yeşil mağara, meyve bahçesi, kristal mağara, balık müzesi, hayalet evi gibi farklı konseptlerde bir çok yapının olacağı Çıldır Buz Şehri'nin 10 gün içerisinde tümüyle hazır olması planlanıyor. Gerçekleştirilecek ışıklandırma çalışması ile proje alanı gece gündüz ziyarete açık olacak. Tüm vatandaşlarımızı Türkiye'nin ilk Buz Şehrini görmeye ilçemize davet ediyoruz.
Valiliğimizin himayelerinde Çıldır Kaymakamlığı, Çıldır Belediye Başkanlığı, İl Özel İdaresi ortaklığı, İl Orman şefliği katkıları ile çok cüzi bir bütçeyle yürütülen Çıldır Buz Şehri çalışması aynı zamanda damlama sulama yönteminin amaçlandığı bir geri dönüşüm projesidir. Türkiye'de bir ilk olacak olan proje ile bölgemiz turizmine önemli bir katkı sunulması hedefleniyor.
Ardahan Valiliği



Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan kongreleri

Ardahan kongre binası


ARDAHAN KONGRELERİ 
        Kongre kelimesi, batı kökenlidir. "Toplantı" anlamına gelmektedir. 1918 Mondros Mütareke-si'nden sonra istanbul ve vatanın birçok yerinde "hukuku" korumak amacıyla sık sık millî toplantılar yapılmıştır. 5 Kasım 1918'de Kars'ta îslâm Şurası meydana getirilmiş ve 14 Kasım 1918'de bir kongre toplanmıştı. Bunu Ahıska, Ahılkelek ve Ardahan kongreleri izledi. Ahıska ve Ahılkelek'in Gürcüler-ce işgalinden sonra Millî Kongre, Japonya'ya başvurarak tanınmak istedi. Batum'un İngilizlerce işga­linden sonra I. Ardahan Kongresi çalışmaları başladı. Böylece Türkiye'deki kongreler edebiyatında, Ardahan, öncelikli yerini almış oldu. Ardahan kongreleri daha sonra yapılacak olan Erzurum ve özel­likle Sivas Kongresi'ne önemli bir örnek teşkil etmiştir. Kurtuluşa, bağımsızlığa ve Cumhuriyete gi­den yolun temelini atmıştır. I. Ardahan Kongresi. 3-5 Ocak 1919'da toplanmıştır. Başkanlığını III. Tümen Komutanı Halit (Karsıalan) Bey yapmıştır. Halit Bey, Enver Paşa komutasındaki I. Kafkas Ordusu'nda bulunmuş de­ğerli bir komutandı. Kongredeki diğer üyeler ise şunlardı: Cafer (Erçıkan) Bey, Dr. Hakkı Cenap, Dr. Fuat Sabit, Dr. Abidin (Ağacıkolu), Filibeli Hilmi, Arif Bey, Rasim (Acar), Cafer Bey (Bu zat aslen Er­zurumlu olup eski Teşkilât-ı Mahsusa mensuplarındandı ve Ebulhindili Cafer diye tanınırdı. Özellik­le Ermenilerin korkulu rüyası idi.) Dr. Fuat Sabit, İttihatçıların Erzurum'daki kilit isimlerindendi. Arif Bey Orduda Baytarlıkta bulun­muş bir yarbaydı. Ardahan Kaymakamı Rasim (Acar) Bey, ise yörede köklü bir aile olan Hamşioğul-larına mensuptu. Kongre, Rasim Bey'in konağında toplandı. Bu konak, bugün Kongre Müzesi olarak ziyaretçilere açılmıştır. Kongreye katılan üyeler tecrübeli kimselerdi. Ardahan ve çevresinde meydana gelecek oldu bitti-lere karşı kesinlikle direnme kararında olan kimselerdi. I. Ardahan Kongresi 3-5 Aralık 1919 günleri arasında devam etti ve Kongrede şu önemli karalar alındı:

 Mondros'ta dikte ettirilen kararlara uyulmamalıdır.


 Eldeki silâhlar teslim edilmeyecektir. Hatta yeni bir mücadele için her çare denenerek yenidensilahlanmaya gidilecektir.


 Ahıska ve Elviye-i Selâse (Kars, Ardahan, Batum) düşman işgalinden yeni kurtulmuştur. Buralar hiçbir şekilde terk edilmemelidir. Anavatan için Boğazlar son derece elzemdir. Limanlar ve demiryol­ları düşman kontrolüne bırakılmamalıdır. Zafere ulaşıncaya kadar yılgınlık gösterilmemelidir. Her­kesin uyum içerisinde çalışması gerekmektedir


        Ardahan bir süre sonra I. Kongrede alınan karar gereği II. Kongreye ev sahipliği yapmaya hazır­lanmaya başladı. 7-9 Ocak 1919'da daha geniş bir katılımla II. Ardahan Kongresi toplandı. İlk Kong­reye katılanların yanında Ahıska, Çıldır, Oltu, Kars, Ahılkelek, Kağızman ile Şüregel'den gelen davet­li delegeler, bu tarih öncesinde hazır bulundular. Kongrenin reisi yine Halit Beydir. II. Ardahan Kongresi'ne katılan birçok önemli davetlinin başında Şura Hükümeti Cumhurbaşkanı Cihangirzade İbrahim Bey gelmektedir.  II. Ardahan Kongresi çalışmaları, ilkine göre daha kapsamlı idi. İngiliz ve Ermeni tehdidinin baş­lamak üzere olduğu bir sırada Doğuda başka bir deyişle Elviye-i Selase'de çıkan en cesur ses olma özelliğine sahiptir. Bu Kongrede alınan karalar ise şunlardır:

Güneybatı Geçici Millî Kafkas Hükümeti kurulmalıdır. Bunun için Millî Şura temsilcilerinin se­çip göndereceği delegelerle Kars'ta Büyük Kongre toplanması sağlanmalıdır.


İngilizler, Mütareke hükümleri içerisine alınmıştır. Ordudaki silâhlar halka dağıtılmalıdır. Gür­cü ve Ermeniler asla memleket içerisine sokulmamalıdır. Trabzon'da İstikbal ve İkbal, Batum'da Sa-day-ı Millet ve Erzurum'da Albayrak gibi milli yayınlar çıkarılmalıdır.


 Eldeki silahlar kesinlikle teslim edilmeyecek, III. Tümen 1914 sınırları gerisine çekilecek, Gü­neybatı Kafkasya Hükümeti'ne her türlü önderlik Halit Bey tarafından yapılacaktır.


Vakit kaybetmeden Milli Şura Hükümeti ile temas ile temas kurulmalıdır.


        Bu bölgelerden gelecek temsilciler ile II. Ardahan Kongresi toplanmalıdır. I. ve II. Ardahan Kongreleri, Doğu Anadolu Kongreler grubu içerisinde yer almaktadır. Burada ve sonra Kars'taki toplantı son derece önemlidir. Bir müddet sonra da Erzurum'da önce vilâyet ve son­ra da Mustafa Kemal Paşa'nın katıldığı büyük kongre toplanacaktır. Böylece, Ardahan'da başlatılan Hukuk savaşı bütün doğuyu içine alacaktır. Gürcüler yukarıda da belirtildiği gibi Ardahan istikametinde ilerleyerek 20 Nisan 1919'da Arda­han'ı işgal ettiler. Kongre sonrasında oluşan Şurayı da dağıttılar. Ayrıca Gürcüler Ardahan civarında­ki Seyduran ve Dikan köyleriyle, Göle'deki Arpaşen köyünü tahrip ettiler. Ardahan ve havalisinde 1000 kadar insanı katlettiler. Bu olaylar olduğu sırada İngilizler Kars'a girerek 13 Nisan 1919'da Millî Şura Hükümeti'ne son verdiler. İngilizlerin delaletiyle Gürcü ordusu Kura ırmağının sol tarafını işgal ederken, şehrin sağ yakada kalan kesimi de Ermenilere verildi. Yöre halkı Ermeni ve Gürcülerin arasında kalmıştı. 



Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Yalnızçam Kayak Sporları Merkezi

Ardahan'a sadece 20 km. uzaklıktadır. Bu yolun ilk 17 km si asfalt karayolu, bu yoldan planlama alanına bağlantıyı sağlayan 3 km’lik yol ise stabilize yoldur. 1998 yılında yapımına başlanan tesis baby-lift ile hizmete sunulmuş olup, telesiyej kurulması, çalışmaları sürdürülmektedir. Günübirlik, ihtiyaçlar karşılanmak üzere kafeterya ve 20 kişinin konaklayabilmesine imkan sağlayacak şekilde konaklama tesisi yapılarak, özel teşebbüse verilmek suretiyle hizmete sunulmuştur.  Bu çalışmalar yapılırken ormanlık sahada ağaç kıyımı yapılmayıp, doğal çevreye de zarar verilmeyip çevreye uyum sağlayan tesisler yapılmıştır.



Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Kaynaklardan Ardahan Tarihi

Ardahan: Tarihin Katmanları Arasında Bir Yolculuk

Ardahan, ismiyle bile köklü bir geçmişe işaret eden bir coğrafya. Artani veya Artaani'den evrilen bu isim, bazı görüşlere göre Ahameniş döneminde Gürcistan'da yaygın olan Zerdüştilik inancıyla bağlantılı. Eski Farsçada "Aša" olarak bilinen tanrıya atfedilen "Arta" kökü, sadece Ardahan'a değil, Artavani, Artahi, Artanuci ve Artaşeni gibi birçok yer adına da ilham kaynağı olmuş

16,yüzyılda Gürcülerden Ardahan bölgesini ele geçiren Osmanlılar, ilk tahrir kayıtlarında Ardahan'ı bugünkü yazılışına yakın bir şekilde (اردهان) kaydetmişlerdir. Gürcü kaynaklarında ise bölge yaygın olarak Artaani (არტაანი) olarak anılsa da, Artahani (არტაჰანი) ve Artani (არტანი) kullanımları da mevcuttur
Hatta günümüzde Gürcistan'ın doğusunda Artani adını taşıyan iki köy bulunuyor. Osmanlıca'daki "d" sesinin, Gürcüce'deki "t'" sesinden evrildiği yönündeki dilbilimsel görüşler de Ardahan isminin kökenine ışık tutuyor.


Ardahan kentinin kuruluşu ise mistik bir efsaneye dayanıyor. Gürcü tarihçi Leonti Mroveli'nin aktardığına göre, Mtshetos'un oğlu Cavahos tarafından kurulan kentin ilk adı Kacta Kalaki (Şeytan Şehri) idi. Zamanla bu isim Huri olarak değişmişti. Ancak Gürcü kaynaklarında Artaani adı daha çok bölgeyi tanımlamak için kullanılıyordu ve Kacta Kalaki ile Huri olarak bilinen yerleşim birimine 
sonradan Artaani denilmişti. İlginç bir şekilde, Osmanlıların 1595 tarihli tahririnde Ardahan-ı Büzürg (Büyük Ardahan) livasının merkezi bugünkü Ardahan değil, Parakan / Rabat-i Kala-i Parakan (رباط قلعه پرە كن) adlı önemli bir kale-kentti. Parakan adı, ünlü Gürcü tarihi Kartlis Tshovreba'da da geçmekte olup, Osmanlıların bölgeyi ele geçirme sürecinde önemli bir rol oynamıştır.

Ne yazık ki, Ardahan kentinin tarihi ile bölgenin tarihi sıklıkla karıştırılmakta ve antik çağlardan Orta Çağa kadar bölgeye hakim olan devletlerin Ardahan kentini de ele geçirdiği yönünde yanlış bilgiler verilmektedir. Oysa Kacta Tsihe, Huri ve Parakani olarak bilinen eski kale-kentlerin tam olarak bugünkü Ardahan kentinin bulunduğu yerde kurulduğuna dair kesin kanıtlar bulunmamaktadır. Osmanlı Devleti'nin 16. yüzyılda Kars ve Ardahan bölgelerini ele geçirmesiyle, Ardahan-ı Büzürg Gürcistan vilayetine, Küçük Ardahan olarak anılan Kola bölgesi ise Kars vilayetine bağlanmıştır

Uzun süre Osmanlı hakimiyetinde kalan Ardahan, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı'nın ardından Rus İmparatorluğu'nun eline geçmiştir. Çarlık Rusyası döneminde Ardahan, Ardahan sancağının ve ilçesinin merkezi olmuş, ancak savaş sonrası göçlerle nüfusu azalmıştır. Müslümanların yanı sıra Ermeni Rum ve az sayıda Yahudi nüfusu da barındıran kasabada, tuğla ve deri imalathaneleri ile değirmenler bulunuyordu.

I. Dünya Savaşı'nın ardından kısa bir süre Gürcistan sınırları içinde kalan Ardahan, 1921'de Kızıl Ordu'nun Gürcistan'ı işgali sırasında fiilen Türkiye'ye katılmış ve bu durum aynı yıl imzalanan Moskova Antlaşması ile de tescillenmiştir. Mustafa Kemal Paşa, Nutuk'ta Ardahan'ın Türkiye'ye katılış sürecini detaylı bir şekilde anlatmıştır.

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasıyla birlikte Kars vilayetine bağlı bir ilçe merkezi olan Ardahan, 1992 yılında il statüsü kazanarak bölgenin önemli bir merkezi haline gelmiştir. 2008 yılında kurulan Ardahan Üniversitesi de kentin kültürel ve sosyal yaşamına önemli katkılar sağlamaktadır.


Bugünkü Ardahan kenti ve çevresinde geçmişten günümüze ulaşan bazı tarihi yapılar bulunmaktadır. Mindaşeni Kilisesi, Parakani Kalesi'nin kilisesi ve Kayabaşı köyündeki kubbeli kilise kalıntıları bu tarihi mirası yansıtmaktadır. Ayrıca, Parakani Kalesi, Ramazan Tabyası ve Ardahan Kalesi gibi farklı dönemlere ait kaleler de bölgenin stratejik önemini gözler önüne sermektedir. Özellikle sağlam bir şekilde günümüze ulaşan Ardahan Kalesi, kentin sembol yapılarından biri olarak Kura Nehri kıyısında ihtişamla yükselmektedir



Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan iklimi

Ardahan'da Sert Kışlar ve Ilıman Yazların Hüküm Sürdüğü İklim

Ardahan, Karadeniz Bölgesi'ne komşuluğu ve yüksek rakımıyla kendine özgü bir iklim yapısına sahip. Köppen-Geiger iklim sınıflandırmasına göre "Dfb" olarak tanımlanan nemli orta enlem ikliminin etkisi altında olan şehirde, kışlar oldukça soğuk geçerken, yazlar ılıman bir havaya bürünüyor. Bölgede her mevsim yağış görülmesi de  
dikkat çekici bir özellik
Ardahan'da yıllık ortalama sıcaklık 3,8 °C olarak ölçülüyor. Yılın beş ayında ise ortalama sıcaklık 0 °C'nin altına düşüyor, bu da kışların ne kadar çetin geçtiğini gösteriyor. Yaz aylarında ise sıcaklıklar yükselişe geçiyor. Ağustos ve temmuz ayları ortalama 16,3 °C sıcaklıkla en ılıman dönemler olurken, kaydedilen maksimum sıcaklık ise 35 °C'ye kadar ulaşabiliyor.

Ardahan'da yıllık ortalama yağış miktarı 551 mm civarında seyrediyor. En fazla yağışın görüldüğü aylar haziran (92 mm) ve mayıs (82 mm) olurken, ocak (19 mm), şubat (21 mm) ve aralık (22 mm) en kurak aylar olarak kayıtlara geçiyor. Yağışların %41'i yaz aylarında düşerken, ilkbahar mevsiminde bu oran %30 olarak gerçekleşiyor. Rüzgar hızı ise ortalama 2,1 m/sn olarak ölçülürken, maksimum rüzgar
hızı 32 m/sn'ye kadar çıkabiliyor. Bu iklim özellikleri, Ardahan'ın doğal bitki örtüsünü ve tarım faaliyetlerini de önemli ölçüde etkiliyor




Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Coğrafyası, genel bilgiler

Ardahan: Yüksek Dağların Gölgesinde Şekillenen Doğa Harikası


Doğu Anadolu Bölgesi'nin Karadeniz'e komşu kuzeydoğu ucunda yer alan Ardahan, sıra dışı coğrafi yapısıyla dikkat çekiyor. Yüksek ve engebeli arazisi üzerinde 3.000 metreyi aşan zirveler göğe uzanıyor. Artvin sınırını boyunca uzanan Yalnızçam Dağları, ilin batı sınırını çizerken, kuzeydoğusunda Keldağ'ın (3.033 m) heybeti, doğusunda ise Akbaba Dağı'nın (3.126 m) görkemi hissediliyor. Güneyde ise Allahuekber Dağları ve Kısır Dağı'nın (3.197 m) engebeli yapısı, bölgeye kendine has bir karakter katıyor. Allahuekber Dağları'nın bir uzantısı olan Kabak Dağı (3.054 m) da il sınırları içerisinde yükseliyor. Kısır Dağı ise 3.197 metrelik zirvesiyle Ardahan'ın en yüksek noktası olarak biliniyor.


İlin orta kesiminde geniş bir alana yayılan Ardahan Platosu, 1800-2000 metre arasındaki yüksekliğiyle dikkat çekiyor. Temelini Neojen döneminde gerçekleşen volkanik faaliyetler sonucu oluşan lavların oluşturduğu bu plato, Pliyosen sonu ve Pleistosen başlarında meydana gelen faylanmalar neticesinde çökmüştür
Kenarlarında marnlı ve kumlu tortuların bulunduğu bu çöküntü alanı, yüksek bölgelerden taşınan malzemelerle zamanla dolmuştur.

Ardahan Platosu'nun yüzeyini ise Kura Nehri ve onun kolları şekillendirmiştir. Platoyu baştan başa kat eden Kura Nehri, bölgenin en önemli akarsuyu olarak öne çıkıyor. İlin güneydoğu köşesinde, 1.959 metre yükseklikte yer alan Çıldır Gölü, bölgenin doğal güzelliklerinden bir diğerini oluşturuyor. Doğusunda ise Aktaş Gölü bulunuyor ki, bu gölün yarısı Gürcistan sınırları içerisinde kalıyor ve 1.798 metre yükseklikte konumlanıyor. Ardahan'ın bu çarpıcı coğrafi yapısı, bölgeyi hem doğal güzellikler açısından zengin kılıyor hem de kendine özgü iklim koşullarının oluşmasına zemin hazırlıyor




Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan-Artvin Sınırında Saklı Cennet: Sahara Milli Parkı sahara

Ardahan ve Artvin illerinin kucaklaştığı noktada yer alan Sahara Milli Parkı, büyüleyici doğal güzellikleri ve benzersiz bitki örtüsüyle ziyaretçilerini adeta başka bir dünyaya taşıyor. Parkın yemyeşil ormanları, heybetli ladin ve göknar ağaçlarıyla kaplı, her mevsim ayrı bir görsel şölen sunuyor.

Doğa tutkunlarının ve fotoğrafçıların vazgeçilmez adresi haline gelen Sahara Milli Parkı, zengin flora ve faunasıyla dikkat çekiyor. Bölgenin ilginç jeolojik yapısı ise parkı daha da özel kılıyor. Ayrıca, parkın farklı köşelerinde keşfedilmeyi bekleyen birçok çeşit mantar türü de bulunuyor. Sahara Milli Parkı, bozulmamış doğasıyla huzur dolu bir kaçamak yapmak isteyenler için ideal bir destinasyon.


Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Çıldır'ın Kalbinde Aşık Şenlik Köyü ve Tüneli

Ardahan'ın Çıldır ilçesinde yer alan Aşık Şenlik köyü, ilçe merkezine 7 kilometre, Ardahan'a 45 kilometre ve Gürcistan sınır kontrol noktasına ise sadece 4 kilometre mesafede konumlanıyor. Yüksek rakımlı bir sulak alanda kurulu olan bu şirin köy, bölgenin doğal güzellikleriyle iç içe bir yaşam sunuyor

Köyün hemen yakınında, Çıldır'ı Aktaş Sınır Kapısı'na bağlayan D.75-01 karayolu üzerinde önemli bir geçit olan Mozeret Geçidi'nde Aşık Şenlik Tüneli yükseliyor. Başlangıçta Mozeret Tüneli olarak adlandırılan bu yapı, Çıldırlı ünlü halk ozanı Âşık Şenlik'in anısını yaşatmak amacıyla Aşık Şenlik Tüneli olarak yeniden isimlendirilmiştir. Bu tünel, bölge ulaşımına önemli bir katkı sağlarken, aynı zamanda yörenin kültürel değerine de anlamlı bir gönderme yapıyor.



Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Koyunlu Köyü: Tarihi İpeksi Dokunuşlarla Bezeli

Ardahan'ın Koyunlu köyü, geçmişin derinliklerinden süzülüp gelen bir isimle anılıyordu: Kondik veya Kundik. Bu kadim ad, 1886 tarihli Rus nüfus tespit kayıtlarında "Kunduk-Su (Кундук-Су)" olarak yankılanırken, 1928 tarihli Osmanlıca köy listelerinde ise "Kondik" (قوندیك) şeklinde varlığını sürdürmüştür.
Kondik köyü, Orta Çağ'da Gürcistan coğrafyasının kalbinde yer alan tarihi Kola bölgesinin bir parçasıydı. Bu stratejik ve kültürel açıdan önemli bölge, 16. yüzyılın ikinci yarısında Osmanlı İmparatorluğu'nun hakimiyetine girmiştir. Ancak Kola'nın önemi sadece siyasi sınırlarla sınırlı değildi. Gürcü Ortodoks inancında da derin izler bırakan bu topraklar, "dokuz aziz" ile olan manevi bağlantısıyla da ayrı bir saygınlığa sahipti

Koyunlu köyü: Ardahan Göle ilçesine bağlı bir köydür.




Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Ölçek Köyü: Tarihin İzleri, Doğanın Güzelliği ve Acı Hatıralar Bir Arada

Ardahan Ölçek Köyü: Tarihin İzleri, Doğanın Güzelliği ve Acı Hatıralar Bir Arada

Ardahan'ın merkezine sadece 8 kilometre uzaklıkta yer alan Ölçek köyü, kadim tarihi, doğal güzellikleri ve geçmişte yaşanan acı olaylarla örülü bir geçmişe sahip. Köyün eski adı olan Orçoki (ორჩოკი), bazı Gürcüce kaynaklarda Orcohi (ორჯოხი) ve Olçagiri (ოლჩაგირი) olarak da geçiyor. Hatta bölgede Orcohi Dağı (ორჯოხის მთა) adıyla anılan bir dağın bulunması da bu ismin 
yöredeki derin izlerini gösteriyor. Orçoki adı, zamanla Türkçeye Orçok şeklinde evrilmiş ve 1595 tarihli Osmanlı tahrir defterinde ve Çıldır Eyaleti'nin 1694-1732 dönemi cebe defterinde bu şekilde kayıtlara geçmiştir.


Orçoki veya Orcohi köyü, Orta Çağ'da Gürcistan'ı oluşturan önemli bölgelerden biri olan Artani'de yer almaktaydı. 16. yüzyılın ortalarında Osmanlıların bu bölgeyi ele geçirmesiyle köy de Osmanlı hakimiyetine girmiştir. Köyde bulunan ve günümüzde hala ayakta olan iki kilisenin de bu dönemden kaldığı düşünülüyor. Bu tarihi yapılardan birinin 10. yüzyılda inşa edilmiş olması, köyün Bizans dönemine kadar uzanan köklü bir geçmişe sahip olduğunu gösteriyor. Öte yandan, köydeki megalit yapı kalıntıları ise buranın çok daha eski bir yerleşim yeri olduğunu kanıtlar nitelikte. Ayrıca, günümüzde Kalacuk olarak adlandırılan ve kale olduğu tahmin edilen terk edilmiş bir köy de Ölçek köyünün sınırları içinde bulunuyor 

Ölçek köyü, doğal güzellikleriyle de büyüleyici bir atmosfere sahip. Yeşil çimenleri, masmavi akarsuları ve her iki yanını saran yemyeşil sarıçam ormanlarıyla adeta bir doğa harikası. Köyün yaylası sayısız çeşme ve kaynak suyuyla bezeli. Köyün ortasından akan dere suyunun yanı sıra, bir diğer mahallesinde ormandan çıkan ve kışın bile donmayan alabalıkların yaşadığı Çerme suyu bulunuyor. Bu doğal zenginlikler, köyün yaşam kalitesini artırıyor.

Ancak Ölçek köyünün tarihinde acı hatıralar da yer alıyor. Köy, 93 Harbi olarak bilinen 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında Ruslar ve Ermeniler tarafından yakılıp yıkılmış ve işgal edilmiş. I. Dünya Savaşı'nın başladığı yıllarda ise Ermeni mezalimine maruz kalan köylülerden yaklaşık 120'si hunharca katledilmiş. Bu acı olaylar sırasında birçok köylü Doğu Anadolu'nun iç kesimlerine göç etmek zorunda kalmış, ancak savaşın sona ermesiyle birçoğu geri dönmüştür.


Günümüzde Ardahan'a yakınlığı ve merkezi konumuyla dikkat çeken Ölçek köyü, Ardahan, Kars, Hanak, Çıldır, Damal ve Posof gibi önemli il ve ilçelerle karayolu bağlantısına sahip. Köy halkı, arazilerinde bulunan eşsiz sarıçam ormanlarının korunması konusunda büyük bir hassasiyet gösteriyor ve yetkililerden bu doğal güzelliklerin gelecek nesillere aktarılması için gerekli önlemlerin alınmasını bekliyor.

Eğitime büyük önem veren Ölçek köyünde, ilkokulun 1948 yılında açılmasıyla okuma yazma oranı kısa sürede %100'e ulaşmış ve bu başarı hala devam ediyor. Köyden çok sayıda yüksek öğrenim görmüş insan çıkmış ve bu kişiler devletin çeşitli kademelerinde önemli görevler üstlenmişlerdir. 1950 yılında 450 haneye sahip olan köyden, 1960'lı yıllardan itibaren büyük şehirlere yaşanan göçlerle birlikte, İstanbul, Ankara, İzmir ve Kocaeli gibi şehirlerde yaşayan Ölçekli ailelerin sayısı 20.000 haneyi aşmıştır. Bu şehirlerde yaşayan genç nesil arasında başarılı iş insanları da bulunmaktadır. Ölçek köyü, hem tarihi derinliği hem de doğal güzellikleriyle Ardahan'ın önemli bir parçası olmaya devam ediyor.


Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Yalnızçam Köyü'nün Kökenleri ve Tarihi Katmanları

Ardahan Yalnızçam Köyü'nün Kökenleri ve Tarihi Katmanları

Ardahan'ın Merkez ilçesine bağlı Yalnızçam köyü, zengin bir geçmişe sahip. Köyün bilinen en eski adı Sindisgom veya Sindizgom'dur. Bu isim, 1595 tarihli Osmanlı tahrir defteri olan Defter-i Mufassal-i Vilayet-i Gürcistan'da Sindizgom (سندزكوم) olarak kaydedilmiştir. Osmanlıların 16. yüzyılın ortalarında Gürcülerden ele geçirdiği bu yerleşimin adının, Gürcüce "ahır" anlamına gelen "gomi" (გომი) kelimesini içeren Sindisgomi 
(სინდისგომი) kelimesinden Türkçeye geçtiği düşünülmektedir.

Sindisgomi, Orta Çağ'da Gürcistan'ı oluşturan önemli bölgelerden biri olan Artaani'de bulunuyordu. Osmanlı Devleti'nin bu bölgeyi ve dolayısıyla Sindisgomi'yi ele geçirmesiyle birlikte köy, yeni bir döneme adım atmıştır. Ancak Yalnızçam köyünün sınırları içerisinde yer alan Yokuşdibi mevkiindeki etkileyici megalit yapı kalıntısı, bölgenin tarihinin çok daha eskilere, ilk çağlara kadar uzandığını ortaya koymaktadır. Bu antik yapılar Yalnızçam ve çevresinin binlerce yıldır farklı medeniyetlere ev sahipliği yaptığının önemli bir kanıtıdır.



Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Hanak'ın Ortakent Mahallesi ve Çavdarlı Köyü'nün Tarihi Bağlantıları

Ardahan Hanak'ın Ortakent Mahallesi ve Çavdarlı Köyü'nün Tarihi Bağlantıları

Ardahan'ın Hanak ilçesinde bulunan Ortakent Mahallesi ve Çavdarlı Köyü, geçmişleriyle dikkat çekiyor. Ortakent, tarihsel Eruşeti bölgesinde yer alan Nakalakevi adlı eski bir yerleşim yeriydi. Gürcüce'de "Nakalakevi" (ნაქალაქევი) olarak bilinen bu köy, Osmanlı döneminde Ardahan kazasına bağlı Hanak nahiyesinin bir parçasıydı. Ancak 1959 yılında köyün adı değiştirilerek Ortakent yapıldı. Günümüzde ise Ortakent, Hanak kasabasının bir mahallesi olarak varlığını sürdürüyor

Hanak ilçesinin bir diğer köyü olan Çavdarlı'nın eski adı ise Verana Nakalakevi'ydi. Bu durum, Nakalakevi adının bölgede birden fazla yerleşimle bağlantılı olduğunu gösteriyor. Verana kelimesi Gürcüce'de "harabe" anlamına gelmektedir. Dolayısıyla Verana Nakalakevi, "Harabe Nakalakevi" şeklinde çevrilebilir. Bu isim değişikliği,
Çavdarlı köyünün bulunduğu yerde geçmişte Nakalakevi adlı bir yerleşim biriminin varlığına ve zamanla harabe haline geldiğine işaret ediyor olabilir. Bu tarihi bağlantılar, Hanak ve çevresinin zengin kültürel mirasını gözler önüne seriyor.


Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan köprülü


Ardahan'ın Göle İlçesine Bağlı Köprülü Beldesi Tarihiyle Işık Tutuyor

Ardahan'ın Göle ilçesine bağlı şirin beldelerden biri olan Köprülü, geçmişiyle dikkat çekiyor. Beldenin eski adının Korevenk veya Karavenk olduğu biliniyor. Bu bilgi, 1886 tarihli Rus nüfus tespit kayıtlarında Karavenk / Koravenk (Каравенк / Коравенк) şeklinde geçmesiyle de destekleniyor. Aynı şekilde, 1928 tarihli Osmanlıca köy listesinde de yerleşim birimi Korevenk (قورەوەنك) adıyla kayıtlarda yer alıyor.

Korevenk köyünün Orta Çağ'da Gürcistan'ı oluşturan tarihi bölgelerden biri olan Kola'da bulunması, bölgenin köklü geçmişine işaret ediyor. Osmanlı İmparatorluğu'nun 16. yüzyılın ikinci yarısında bu toprakları Gürcülerden ele geçirmesiyle bölge Osmanlı hakimiyetine girmiş. Köye ait detaylı eski kayıtlar henüz gün yüzüne çıkmamış olsa da, beldede rastlanan megalit yapı kalıntıları buranın çok eski bir yerleşim alanı olduğunu açıkça gösteriyor. Bu tarihi izler, Köprülü ve çevresinin binlerce yıllık bir geçmişe sahip olduğunu düşündürüyor









Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Ansiklopedi



ARDAHAN ANSİKLOPEDİ - 2015 yılında Gazeteci, yazar ve Girişimci Mehmet Ali Arslan tarafından bir wiki sitesi olarak kurulan Ardahan Ansiklopedisi, 2025 yılı itibarıyla Ardahan'ın ilk internet gazetesi olan Ardahan Gazetesi bünyesine dahil oldu.

Daha önce Mehmet Ali Arslan Yayınları çatısı altında yayın hayatına devam eden ansiklopediye, artık Ardahan Gazetesi'nin internet sitesindeki özel linkler aracılığıyla erişilebileceksiniz..
www.ardahangazetesi.tr


Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Merkez köyleri


  1. Açıkyazı (Alabala)
  2. Ağzıpek (Cincirop)
  3. Akyaka (Kodushara)
  4. Alagöz
  5. Altaş (Ur)
  6. Ardıçdere(Y.Torashev)
  7. Aşağı Kurtoğlu
  8. B.Sütlüce (B.Harziyan)
  9. Bağdeşan (Kinzodamal)
  10. Balıkçılar (Duduna)
  11. Bayramoğlu (Markaköy Kora)
  12. Beşiktaş (Mıcuc)
  13. Binbaşar (Murka)
  14. Çağlayık (Erdemel)
  15. Çalabaş çelebaşi
  16. Çamlıçatak (Gölebert)
  17. Çataldere (Kunzut)
  18. Çatalköprü (Şadıvan)
  19. Çetinsu
  20. Çeyilli (Revas)
  21. Çimenkaya (A.Torashev)
  22. Çobanlı (kellik)
  23. Dağcı (Tikoş)
  24. Dağevi (Dıbat)
  25. Dedegül
  26. Değirmenli (Değirmenköy)
  27. Derindere (Heva)
  28. Edegül
  29. Gölgeli korgeli
  30. Gürçayır (Sapkara)
  31. Güzçimeni (Kirman)
  32. Hacıali Hecelya
  33. Hasköy xas
  34. Kartalpınar (Fahğrel)
  35. Kazlıköy (Pişhasğom)
  36. Kıraç (Danızğom)
  37. Kocaköy
  38. Köprücük (Xeskar)
  39. Kuşuçmaz – hopal – güzelyurt
  40. Küçüksütlüce (K.Harziyan)
  41. Lehimli
  42. Nebioğlu
  43. Ortageçit (Sazara)
  44. Otbiçen (Kımıli)
  45. Ovapınar (Bağdat)
  46. Ölçek
  47. Ömerağa omerxa
  48. Samanbeyli sıxerpet
  49. Sarıyamaç (Sırazgom)
  50. Sugöze
  51. Sulakyurt /Sarzep)
  52. Taşlıdere (Pangis)
  53. Tazeköy (Döşeli) Beberek
  54. Tepeler (Konk)
  55. Tepesuyu (Gürcübey)
  56. Tunçoluk (Panik)
  57. Uzunova (Maniyok)
  58. Yalnızçam (Sindisgom)
  59. Yaylacık
  60. Y.Ç.Hasköy
  61. Yokuşdibi (Lori)
  62. Y. Kurtoğlu
  63. Yaylakarakolu (Kawe)

Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Göle Köyleri

  1. Ağılyolu (Arpaşen)
  2. B. Altunbulak (Haraba)
  3. Balçeşme (Lelevarginis)
  4. Bellitepe (Urut)
  5. Budaklı (Cicor)
  6. Çakıldere (Orakilise)
  7. Çakırüzüm (Mızarat)
  8. Çalıdere (Mıhgerek)
  9. Çardaklı
  10. Çayırbaşı (Hokam)
  11. Çobanköy
  12. Çullu
  13. Damlasu (Sasader)
  14. Dedekılıç (Keşer)
  15. Dedeşen (Gümüşparmak)
  16. Dengeli (Abur)
  17. Dereyolu (Salut)
  18. Gölekçayır (Pilimur)
  19. Durançam (Hımısker)
  20. Durucasu (Gırdımal)
  21. E. Demirkapı
  22. Esenboğaz (Kelpikor)
  23. Filizli (Sivin)
  24. Gedik (Lağustan)
  25. Gülistan
  26. Günorta (Kızılkilise)
  27. Hoştülbent
  28. K. Altunbulak
  29. Kalecik
  30. Karatavuk
  31. Karlıyazı (Kirziyan)
  32. Kayaaltı (Poladik)
  33. Kuytuca (Şeki)
  34. Koyunlu (Gundik)
  35. Köprülü (Korevenk)
  36. Kuzupınar (Konk)
  37. K. Boğatepe
  38. Meşedibi (Morufka)
  39. Mollahasan
  40. Okçu
  41. Samandöken (Sinot)
  42. Senemoğlu
  43. Serinçayır (Çölpenek)
  44. Sürügüden (Hive)
  45. Tahtakıran
  46. Tellioğlu
  47. Toptaş
  48. Uğurtaşı (Dörtkilise)
  49. Y. Demirkapı
  50. Yağmuroğlu
  51. Yanatlı (Varginis)
  52. Yavuzlar (Üçkilise)
  53. Yeleçli (Samzelek)
  54. Yeniköy
  55. Yiğitkonağı (Türkeşen)

Ardahan Gazetesi Ansiklopedi

Ardahan Hanak Köyleri


  1. Alaçam (Aşağı Dikan)
  2. Altınemek (Konduravul)
  3. Arıkonak (Konk)
  4. Aydere (Aşağıki Surma)
  5. Avcılar (Kışla Hanak)
  6. Baştoklu (Yukarı Dikan)
  7. Binbaşak (Gügübe)
  8. Börk
  9. Çatköy
  10. Çavdarlı (Verannakalaköy)
  11. Çayağzı (Orağaz)
  12. Çiçeklidağ (Fayatlı)
  13. Çimliçayır
  14. Dilekdere (Hoşuret)
  15. Güneşgören (Kerkeden)
  16. İncedere (Piklop)
  17. Karakale
  18. Koyunpınarı (Saskara)
  19. Oğuzyolu (Örüşet)
  20. Ortakent (Büyük Nakala)
  21. Sazlıçayır (Ağaşen)
  22. Serinkuyu (Daniden)
  23. Sevimli (Vel)
  24. Sulakçayır
  25. Y. Aydere (Yukarıki Surma)
  26. Yamaçyolu (Vardosan)
  27. Yamçılı (Macivet)
  28. Yünbüken (Cırget)


Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Damal köyleri

  1. Aşağıgündeş
  2. Burmadere (Sors)
  3. Çaybaşı Mah.
  4. Dereköy
  5. Eskikılıç (Çifteşen)
  6. İkizdere (Nunus)
  7. Kalenderdere
  8. Konuksever Mah.
  9. Obrucak (Çükora)
  10. Otağlı (Arzede)
  11. Serhat Mah.
  12. Seyitören
  13. Tepeköy
  14. Üçdere (Samütka)
  15. Yukarıgündeş


Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Çıldır köyleri


  1. Ağıllı (Hamaş)
  2. Akçakale
  3. Akçil (Cölit)
  4. Akdarı (Çamora)
  5. Akkiraz (Kertene)
  6. Aşağıcanbaz
  7. Aşıkşenlik (Suhara)
  8. Baltalı (Tatalet)
  9. Başköy
  10. Damlıca
  11. Dirsekkaya (Zerebük)
  12. Doğankaya (Helevan)
  13. E.Beyrahatun
  14. Eşmepınar (Prut)
  15. Gölebakan (Meredis)
  16. Gülbelen (Urta)
  17. Güvenocak (Zinzal)
  18. Karakale
  19. Kaşlıkaya (Vartmana)
  20. Kayabeyi (Yerli Çayıs)
  21. Kenarbel
  22. Kenardere (Anpur)
  23. Kotanlı (Sikerip)
  24. Kurtkale
  25. Kuzukaya (Sabadur)
  26. Meryemköy Öncül(Garostav)
  27. Övündü (Vaşlop)
  28. Sabaholdu (Godas)
  29. Saymalı (Köyhas)
  30. Sazlısu (Goravel)
  31. Semiha Şakir (Terekemeçayı)
  32. Taşdeğirmen (Çamdura)
  33. Y. Behrahatun
  34. Yıldırımtepe (Rabat)
  35. Yukarıcambaz



Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Posof köyleri

  1. Akbal (Obol)
  2. Alabalık (Sayho)
  3. Alköy
  4. Arılı (Zedezümde)
  5. Armutveren (Papola)
  6. Asmakonak (Sanhulye)
  7. Aşık Üzeyir (Boşdere-Hevat)
  8. Aşık Zülali (Suskap)
  9. B. Eminbey (Cilvala)
  10. Balgöze (Çıldıret)
  11. Baykent (Vahla)
  12. Çakırkoç (Mere)
  13. Çambeli (Sağre)
  14. Çamyazı (Ohtel)
  15. Çayırçimen (Lamiyon)
  16. Demirdöven (Varzna)
  17. Derindere
  18. Doğrular (Aşağıcacun)
  19. Erim
  20. Gönülaçan (Şuvaskal)
  21. Gümüşkavak (Zendar)
  22. Günbatan (Banarhev)
  23. Günlüce (Caborya)
  24. Gürarmut (Koliskal)
  25. İncedere (Cuvantel)
  26. Kaleönü (Agara)
  27. Kalkankaya (Petoban)
  28. Kayınlı (Şulgavur)
  29. Kırköy (Kırdamala)
  30. Kolköy
  31. Kopuzlu (Çorçovan)
  32. Kumlukoz (Göme)
  33. Kurşunçavuş (Sece)
  34. Özbaşı (Gıniye)
  35. Sarıçiçek (Hertüz)
  36. Sarıdarı (Tepezümde)
  37. Savaşır (Cancak)
  38. Söğütlükaya (Hümemis)
  39. Süngülü (Arile)
  40. Sütoluk (Satkabel)
  41. Taşkıran (Gurgusuban)
  42. Türkgözü (Badele)
  43. Uğurça (Yukarıcacun)
  44. Uluçam (Varhana)
  45. Yaylaaltı (Satlel)
  46. Yeniköy
  47. Yolağzı (Sinsetip)
  48. Yurtbaşı (Sakabol)
  49. Yurtbekler (Çaksuyu)


Ardından Gazetesi Ansiklopedi

Ardahan Gazetesi Oku Giriş

Ardahan Gazetesi
Ardahan ve çevresinin nabzını tutan Ardahan Gazetesi, Mehmet Ali Arslan Yayınları çatısı altında okurlarıyla buluşmaktadır. Öncelikli olarak Ardahan ve yakın çevresindeki gelişmeleri aktaran gazetemiz, yayın politikası doğrultusunda zaman zaman ulusal ve uluslararası düzeydeki önemli haber ve makalelere de sayfalarında yer vermektedir.
Ardahan Gazetesi Mehmet Ali Arslan tarafından 1995 :yılında kurulmuştur.Ardahanın ilk internet gazetesi olan Gazetemiz bugüne kadar farklı internet  siteleri blog  ve platformlar üzerinden yayınlanmaktadır. Gazetemizin yeni Adresi  www.ardahangazetesi.tr

Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Dünya Ardahanlılar günü ne zaman ilan edildi?

Dünya Ardahanlılar günü 2014 yılında Gazeteci, Yazar; Mehmet Ali Arslan önderliğinde ilan edilmiştir.
23 Şubat Dünya Ardahanlılar Günü, Ardahanlıların birlik ve beraberliğini pekiştiren, kentin kültürel ve tarihi değerlerini tanıtan önemli bir gündür.
Dünya Ardahanlılar Günü, her yıl 23 Şubat tarihinde Dünya genelinde kutlanılıyor


Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Akçakale Ada Şehri Kalıntıları


Akçakale Ada Şehri Kalıntıları
Çıldır Gölü’nün içerisinde yer alan Akçakale Adası, doğal güzelliklerinin yanı sıra, birinci derecede arkeolojik sit alanıdır. Çıldır ilçe merkezinin yaklaşık 27 km. güneydoğusunda yer alan Akçakale köyünün hemen batısında bulunan bir ada şehrine ait kalıntılardır.



Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Derviş Bey Camii


Derviş Bey Camii
Ardahan da Tugay Komutanlığının yanında ki parselde inşaa edilmiş bulunmaktadır.
Cümle kapısı üzerinde,iki tarafta yatay dikdörtgen panolar halinde yer alan yazılarda h.1285/m.1869 tarihi okunur.Yapıya adını vermiş olan Derviş Bey’in kimliği hakkında biyografik bilgi mevcut değildir.Caminin sağ ve sol tarafındaki panolarda “İslamdan daha yüksek bir şeref yoktur”ibaresi ve altında 1285 tarihi verilmiştir.
Camii esas plan itibariyle dikdörtgen konumlu plan şemasına sahiptir.Girişin önünde yer alan mahfel,taşıyıcı ve kirişleme sistemiyle,ana hacmi iki bölüm halinde ifadelendirmiş, böylece içten ahşap kubbe dıştan,dıştan oturtma çatı ile örtülmüştür.Duvar kalınlığı 0.80m.olan yapının Minareside camii gibi muntazaman kesme taştan imal edilmiştir.


Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Posof Merkez Camii


Posof Merkez Camii:
Posof merkez camisinin minberinde kitabeye göre 1868 tarihinde inşa edildiği anlaşılmaktadır. Cami, boyuna dikdörtgen planlı olup, kesme taşlardan yapılmıştır. İç yapısı Osmanlı mimarisini yansıtmaktadır. Ayrıca caminin doğusunda yer alan dikdörtgen hazire alanında bulunan bir lahitte yazan 1771 tarihi caminin tarihinin minberindeki tarihinden daha eskiye dayandığını düşündürmektedir.


Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Merkez Mevlit Efendi Camii


Ardahan Merkez Mevlit Efendi Camii:
Ardahan şehir merkezinde Halil Efendi Mahallesinde, kalenin yaklaşık 150-200 m. doğusunda yer almaktadır. Giriş kapısında bulunan kitabeye göre, yapımı 1701 tarihinde inşa edildiği anlaşılmaktadır. Ancak bu caminin yakın tarihlerde beden duvarlarının yarıdan yukarısı ve üst örtüsü yenilenmiştir



Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Altaş (Ur) Kalesi

Altaş (Ur) Kalesi:
Ardahan- Hanak karayolunun 18. km’sindeki Altaş (Ur) köyünün doğusunda yer alan sivri bir tepe üzerine kurulmuştur. Tarihi kaynaklarda sadece adı ve yeri belirtilen kalenin, ilk yapım tarihi kesin değildir. Ancak 7.- 8. yüzyıldan beri bu kalenin mevcut olduğu anlaşılmaktadır.



Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Kazan Kale

Kazan Kale:
Ardahan’ın yaklaşık 12-13 km. kuzeydoğusunda, Kura Vadisi’nin nehrin akış yönüne göre sağında, vadinin sınırlandığı dil biçimindeki yükselti üzerinde yer almaktadır. Kesin tarihi bilinmeyen kale çevresinde, eski yerleşim izleri mevcuttur.


Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Kurtkale

Çıldır ilçe merkezinin yaklaşık 36 km. kuzeydoğusundaki Kurtkale nahiyesinin 1 km. güneyinde ve Gürcistan sınırında bulunmaktadır. Yakınındaki nahiyeye de adını veren Kurtkale’nin tarihi ve adını nereden aldığı konusunda kesin bilgi yoktur


Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Kalecik Kalesi:



Kalecik Kalesi:
Göle ilçesine bağlı Kalecik köyünün yaklaşık 450-500m. güneyinde, köyden gelen derenin oluşturduğu vadi eli Kura Vadisi’nin kesiştiği noktada sarp bir alana kurulmuştur.


Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Sevimli Kalesi




Hanak ilçe merkezinin yaklaşık 18-20 km. güneydoğusundaki Sevimli (Vel) köyünün takriben 500 m. güneyinde, Kura Nehri vadisinde, yarımada biçimli sarp bir tepe üzerinde yer almaktadır



Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Savaşır (Cancak) Kalesi




Ardahan Posof ilçesine bağlı Savaşır (Cancak) köyünün güneydoğusunda, üç yanı vadi ile çevrili sivri bir tepe üzerinde konumlandırılmıştır.

Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Pizpızık Lilpar


Ardahan'da baharın gelişiyle birlikte doğa, yöre halkının sofralarını zenginleştiren lezzetlerle dolup taşıyor. Özellikle akarsular ve sulak alanlarda yetişen "Lilpar" otu, yöre sakinleri tarafından sıklıkla "Pizpızık" veya "piz pizık" olarak adlandırılıyor.

İlkbaharın taze sürgünleriyle birlikte ortaya çıkan bu doğal lezzet, Ardahan mutfağında önemli bir yere sahip. Yöre halkı, Pizpızık otunu çeşitli şekillerde değerlendiriyor. Kimileri taze olarak salatalarda kullanırken, kimileri de kavurarak veya börek içlerinde farklı tatlar elde ediyor.

Pizpızık otunun bu dönemde yoğun ilgi görmesi, hem doğal ve sağlıklı bir besin kaynağı olması hem de yöresel bir lezzet olmasıyla açıklanıyor. Ardahanlılar için baharın müjdecisi olan bu ot, aynı zamanda doğayla iç içe yaşamın ve geleneksel mutfak kültürünün de bir parçası olarak görülüyor.

Baharın canlılığıyla yeşeren Pizpızık tarlaları, aynı zamanda bölgeye özgü doğal güzellikleri de gözler önüne seriyor. Yöre halkı, bu lezzetli otu toplarken doğayla da bütünleşme fırsatı buluyor.




Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Mglivani Kırnav Kalesi




Ardahan'ın Hanak ilçesine bağlı Çayağzı köyünün sınırları içerisinde, Orta Çağ'dan günümüze ulaşan görkemli bir yapı zamana meydan okuyor: Mglivani Kalesi (Gürcüce: მგლივანის ციხე). Tarihsel Artani bölgesinde yer alan bu kale, bir zamanlar varlığını sürdüren Mglivani köyünün anısını yaşatıyor ve bu nedenle Mglinavi Kalesi veya Kırnav Kalesi olarak da biliniyor..

Mglivani Kalesi'nin bulunduğu topraklar, tarih boyunca Gürcistan'ın önemli bir parçası olmuştur. Öyle ki, 9. yüzyılda Gürcü yöneticiler I. Gurgen Kurapalati ve I. Adarnase ile Sumbat'ın oğlu Bagrat arasındaki önemli bir savaş da bu topraklarda yaşanmıştır


Ancak zamanla siyasi dengeler değişmiş ve Osmanlı İmparatorluğu, 16. yüzyılın ortalarında bu stratejik kaleyi ve çevresindeki Mglivani köyünü Gürcülerden almıştır. 1595 tarihli Osmanlı tahrir defterlerinde "Glinav" (كلناو) olarak kaydedilen köyün nüfusunun o dönemde de Gürcülerden oluştuğu görülmektedir.

Osmanlı öncesi döneme ait olan Mglivani Kalesi'nin ihtişamı, Birinci Dünya Savaşı yıllarında Ardahan sancağını gezen Gürcü gazeteci Konstantine Martvileli'nin dikkatini çekmiş ve Martvileli, kalenin o dönemde büyük ölçüde sağlam durumda olduğunu kaydetmiştir.

Günümüzde Mglivani Kalesi, Çayağzı köyünün tepelerinde, geçmişin sessiz bir tanığı olarak ziyaretçilerini ağırlıyor. Taş duvarları ve stratejik konumu, Orta Çağ savunma mimarisinin izlerini taşırken, çevresindeki doğal güzellikler de büyüleyici bir manzara sunuyor. Tarihin derinliklerine yolculuk yapmak ve Artani bölgesinin kültürel mirasını keşfetmek isteyenler için Mglivani Kalesi, mutlaka görülmesi gereken önemli bir durak



Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Yanık Cami


Yanık Camii (Arap Camii), Ardahan ili Halil Efendi Mahallesi'de bulunan cami'dir

Ardahan'ın kalbinde, geçmişin acı dolu izlerini taşıyan bir yapı : Yanık Cami. Ne zaman ve kim tarafından inşa edildiği kesin olarak bilinmeyen bu tarihi mabet, yaşadığı elim olaylarla hafızalara kazınmıştır

Yanık Cami'nin talihsiz hikayesi, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı, diğer adıyla 93 Harbi sonrasında başlar. Ardahan'ı işgal eden Rus ordusu ve beraberindeki Ermeni birlikleri, camiyi yağmalayarak büyük zarar vermiştir. Ancak caminin yaşadığı en büyük trajedi, 1915 yılında Ermeni çeteciler tarafından yaşanmıştır. Yaklaşık 300 Müslüman-Türk, bu kutsal mekanda toplanmış ve haince bir saldırıyla camiyle birlikte yakılmıştır.

.



Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Aktaş Gölü



Doğanın büyüleyici bir armağanı olarak Ardahan ve Gürcistan sınırında parıldayan Aktaş Gölü (Gürcüce: კარწახის ტბა / Kartzahi Gölü), tektonik hareketlerle binlerce yıl önce oluşmuş eşsiz bir güzelliktir. Kıyısında şirin mi şirin Kenarbel köyü yer aldığından, yöre halkı tarafından Kenarbel Gölü olarak da sevgiyle anılır.


Aktaş Gölü, berrak suları ve çevresini saran doğal manzarasıyla ziyaretçilerini adeta büyüler. Gökyüzünün ve çevredeki dağların yansımasıyla sürekli değişen renk tonları, göle ayrı bir ahenk katar. Sessiz ve huzurlu atmosferi, şehrin karmaşasından uzaklaşmak ve doğayla baş başa kalmak isteyenler için ideal bir kaçış noktasıdır.

Göl çevresinde yürüyüş yapabilir, kuş sesleri eşliğinde piknik keyfi sürebilir, fotoğraf tutkunları için birbirinden güzel kareler yakalayabilirsiniz. Özellikle gün batımında gökyüzünün kızıla boyandığı anlarda, Aktaş Gölü'nün sunduğu manzara unutulmaz bir deneyim yaşatır.

Tarihi ve kültürel zenginlikleriyle de dikkat çeken bölge, aynı zamanda yöresel lezzetleriyle de damakları şenlendirir. Aktaş Gölü'nü ziyaret ederek, hem doğal güzelliklere tanık olacak hem de bölgenin sıcakkanlı insanlarıyla tanışma fırsatı bulacaksınız.


Ardahan'ın saklı incisi Aktaş Gölü, keşfedilmeyi bekleyen bir cennet köşesi. Doğayla iç içe huzurlu bir gün geçirmek ve unutulmaz anılar biriktirmek için siz de Aktaş Gölü'nü ziyaret edin.



Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Etkinlik ve organizasyonlar

Ardahan ile ilgili yapılan organizasyon ve etkinlikler,


KAZ GECESİ ETKİNLİKLERİ
PİKNİK ETKİNLİKLERİ
MEHMET ALİ ARSLAN Etkinlikleri
FESTİVAL VE YAYLA ŞENLİKLERİ
TANITIM GÜNLERİ VE KERMES GÜNLERİ

Kaz gecesi etkinlikleri: Genellikle büyük şehirler (Ankara, İstanbul, İzmir, Bursa, Kocaeli gibi) genellikle köy dernekleri tarafından düzenlenir.

Piknik organizasyonları: Büyük şehirler (Ankara, İstanbul, İzmir, Bursa, Kocaeli gibi şehirlerde düzenlenen etkinlikler'dir bu etkinlikler genelikle köy dernekleri tarafından düzenlenir Organizasyonlar genellikle hafta sonları veya tatil günlerinde gerçekleştirilir

Mehmet Ali Arslan, Etkinlikler  Gazeteci Yazar Girişimci: Mehmet Ali Arslan"da ,2005 yılından beri bölgenin tanıtımı için derneklerden bağımsız olarak çeşitli etkinlikler düzenliyor. Detaylı bilgiler için AKI PLATFORMU sayfasını ziyaret edebilirsiniz.

Festivaller ve yayla şenlikleri:  (Ardahan, Kars ve Iğdır)da sıkça düzenlenen Festivaller genellikle valilikler, kaymakamlıklar, belediyeler ve sivil toplum kuruluşları (STK'lar) tarafından organize edilir. Yayla şenlikleri ise genellikle ilçe ve köy dernekleri tarafından düzenlenir.bu etkinlikler genelde Ardahan Kars ve Iğdır'da yapılmaktadır.

Tanıtım günleri ve kernes günleri
 Bölgenin tanıtımına yönelik olarak İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Kocaeli gibi şehirlerde Tanıtım günleri etkinlikleri düzenlenir. Bu etkinliklerin organizasyonunu genellikle Çatı Dernekler, STK'lar yapıyor,  adı geçen şehirlerin bazı ilçelerinde il ilçe ve köy dernekleri kermes günleri etkinliği'de yapmaktadır




Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan Kinzi Kalesi



Ardahan'ın merkez ilçesine bağlı Bağdaşen köyünün kuzeybatısında yer alan Kinzi Kalesi (veya Kindzi Kalesi), Orta Çağ'dan günümüze ulaşan önemli bir Gürcü yapısı olarak dikkat çekiyor. Tarihi Artani bölgesinde konumlanan kale, günümüzde bulunduğu Bağdaşen köyünün adıyla da anılıyor.

Orta Çağ'da Gürcistan sınırları içindeki Kindzotamali köyünün kalesi olan Kinzi Kalesi'nin ne zaman inşa edildiği kesin olarak bilinmiyor. Ancak kalenin kuzey duvarı ve burçlarındaki tepe mazgallarının Şeytan Kalesi ve Kurt Kale'deki benzer yapısıyla aynı döneme ait olduğu tahmin ediliyor.

1595 tarihli Osmanlı tahrir defterlerine göre, kalenin bulunduğu bölgede "Tamali" adını taşıyan iki köy bulunuyordu. Kalenin kuzeybatısındaki Tamali köyünde 9 hane yaşarken, güneydoğusundaki köy "Kinzdamal" adıyla kaydedilmiş ve 45 Hristiyan haneye ev 
sahipliği yapıyordu. Bu durum, bölge nüfusunun çoğunluğunun Gürcülerden oluştuğunu gösteriyor. "Kindzi" kelimesinin Gürcüce'de kişniş anlamına gelmesi de kalenin Gürcü kökenini destekliyor.

Kinzi Kalesi, 16. yüzyılın ortalarında Osmanlılar tarafından Gürcülerden ele geçirildi. Birinci Dünya Savaşı yıllarında Ardahan sancağını gezen Gürcü araştırmacı Konstantine Martvileli, Kürtlerin yaşadığı Kinzotamal köyünde büyükçe bir kalenin varlığından söz etmiş ve duvarlarının neredeyse tamamen sağlam kaldığını belirtmişti.

Zamana meydan okuyan Kinzi Kalesi, tarihi dokusu ve stratejik konumuyla bölgenin önemli kültürel miraslarından biri olarak varlığını sürdürüyor.

Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan''ın komşuları

Anadolu'nun kuzeydoğusunda yer alan Ardahan, Kuzeyinde Acaristan Özerk Cumhuriyeti, Kuzeydoğusunda Gürcistan ve kısmen de Ermenistan, güneydoğu ve güneyinde Kars, güneybatısında Erzurum ve batıda da Artvin illeri ile çevrilidir.



Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan'da kaç tane sınır kapısı var?


Gürcistan - Ardahan arasında Türkgözü ve Çıldır Aktaş Sınır Kapısı olmak üzere toplam iki adet sınır kapısı bulunmaktadır.


Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan'da en çok ne yetişir?


Ardahan ekonomisi genel olarak tarım ve özelde de hayvancılık sektörüne dayanmaktadır. Uygun 
olmayan iklim şartları nedeniyle bitkisel üretim yem bitkileri haricinde verim açısından son derece 
düşüktür. Ancak üretimden elde edilen tarımsal ürünler kalite bakımından özellikle de ekolojik 
bakımdan oldukça iyi durumdadır. İlde yapılan bitkisel üretim ve arı ürünlerin hemen hemen tamamı 
organik ürün niteliğine sahiptir.
İl deki tarım işletmelerinin % 95 ‘i bitkisel ve hayvansal üretimin birlikte yapıldığı polikültür 
işletmelerdir. Sadece bitkisel üretim yapan işletmeler % 4 ve sadece hayvansal üretim yapan işletmeler 
ise % 1’dir. Sektörde yer alan işletmelerin tamamına yakını küçük ölçekli, kapalı ekonomi tipi, 
geleneksel üretimde bulunan aile işletmeleridir.
Türkiye genelinde olduğu gibi Ardahan İlindeki tarım işletmeleri; hızlı nüfus artışı ve artan nüfusun 
tarım dışı sektörde istihdam edilmesi zorunluluğuna karşılık, bu sektörlerde iş gücü talebinin nüfus 
artışına uygun düzeyde artırılamaması; tarımın gelişim hızının nüfus artışını karşılamada yetersiz 
kalması ve miras yoluyla arazilerin bölünmesi gibi nedenlerle giderek küçülmüştür. İlin en önemli 
tarımsal aktivitesi mera hayvancılığı olması nedeniyle tarım alanlarının işlemeli tarımdan ziyade, mera 
- yayla öncesi ve sonrası doğal otlaklık olarak değerlendirilmesi şeklindedir. 3-4 aylık mera ve yayla 
süresi içerisinde bu alanlardan, tamamen hububat (arpa, buğday) ve kaba yem (fiğ, korunga, yonca, 
çavdar, yulaf, çayır otu) üretimi sağlanmaktadır.
İl’de tarımsal faaliyet içerisinde hayvancılık ön plandadır. Mevcut tarımsal işletmelerin % 95.60’ı 
hayvancılık yapmaktadır. Hayvancılık işletmelerinin tamamında sığır yetiştiriciliği ağırlıkta olmak 
üzere bir kısmı aynı zamanda koyunculuk ve/veya arıcılıkta yapmaktadır. 


İl genelinde enelinde arazi yapısı; arazinin çevresel özellikleri, potansiyel verim ve arazi uygunluğu benzer olan 
özelliklere sahip iki alt bölgeye ayrılmıştır. Birinci alt bölge olan Ardahan Merkez İlçe, Göle, Hanak, 
Damal ve Çıldır alt bölgesi ortalama 1800-2000 m. rakımlı olup, sert ve uzun kış şartlarından dolayı 
123 günlük kısa bir yetiştirme periyoduna sahiptir. İkinci alt bölge olan Posof alt bölgesi ilçe merkezi 
ve daha aşağılarda kalan köyleri ortalama 900 m. diğer kısımları 1583-1700 m. rakımda olup, 214 
günlük yetiştirme periyoduna sahiptir. Bu alt bölge mikro klima özelliğinden dolayı değişik ürünlerin 
yetiştirilmesi avantajına sahip olup yılın büyük bir bölümünde bitki örtüsü yeşil olarak 
kalabilmektedir. İlçede büyük oranda meşe, çam, köknar, ladin, huş, kızılağaç, gürgen ve fındık 
ağaçlarından oluşan doğal orman alanı içerisinde yer almaktadır. Bu alt bölgede arpa, buğday, çavdar, 
fasulye, mısır, elma, erik, kiraz, vişne, ceviz, patates, lahana, salatalık, marul ve soğan gibi tarımsal 
ürünler yetiştirilebilmektedir. Yetiştiriciliği yapılan bu ürünler çoğunlukla öz tüketimde 
kullanılmaktadır. 
Ardahan’da İl geneli toprak yapısı çok fazla çeşitlilik arz etmemektedir. Ovalar, yüksek düzlük 
kesimler, havzaların tamamı en azından otsu bitki örtüsü ile kaplı olup, birinci derecede erozyona açık 
çıplak toprak yapısı içermemektedir. Genel manada toprak yapısı; kullanma kabiliyet sınıfları sekiz 
adet olup, toprak zarar ve sınırlandırmaları I. sınıf’ dan VIII. sınıf’ a doğru giderek artmaktadır. 
İşlemeli tarım için uygun olan arazi I. ve IV. sınıf arazilerdir. Ardahan’da sulu tarım yapılan arazi I. ve 
II. Sınıf araziden oluşmaktadır. Posof alt bölgesi hariç, tarım alanları büyük oranda I-III. sınıf araziler 
üzerinde yapılmaktadır. Posof alt bölgesinde; mevcut genel arazi yapısı gereği sulu tarım III. ve IV. 
sınıf arazide, kuru tarım büyük oranda III.-V. sınıf arazilerde ve yaklaşık % 18’i ise VI. sınıf arazide 
yapılmaktadır. 
Ardahan’da çayır alanlarının büyük bir kısmı ovalarda bulunup, I. ve IV. sınıf arazi yapısındadır. 
Meralar büyük bir alana sahip olup, III. ve VII. sınıf araziler üzerinde bulunmaktadır. İl’de orman ve 
fundalık alanlar genellikle dik ve sarp eğilimli olup, IV. ve VII. sınıf arazi üzerinde olduğu 
görülmektedir. Toprakların %19,63’ü derin, %52,70’i orta derin ve %27,67’si ise sığdır. İl’de çorak 
arazi, çıplak kayalık veya moloz, ırmak taşkın yatakları yok denecek kadar az bulunmaktadır. Ayrıca İl 
geneli alan içerisinde yaklaşık olarak 16.176,5 ha. Su yüzeyi bulunmaktadır.
İl geneli alanların %15’inde hafif, %60’ında orta ve %25’inde ise şiddetli yüzey erozyonu olduğu 
tespit edilmiştir. Ardahan’da yağış ve topografik yapı olumlu olup, araziler uygun kullanıldığı takdirde 
erozyon önlenebilecek durumdadır. Erozyonun önlenmesinde ise; çayır-mera alanlarının kapasitesine 
uygun olarak, otlatma dönem ve şeklinin de (küçükbaş ve büyükbaş değişikliği - münavebeli otlatma) 
göz önünde bulundurularak kullanılması ve de ağaçlandırma çalışmalarında sürekliliğin sağlanması 
büyük önem taşımaktadır. 
 




Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan'ın geçim kaynakları nelerdir?

Ardahan ilinin ekonomisi hayvancılık ve tarıma dayanır. Sanayi ve turizm sektörü fazla gelişmemiştir. Hayvancılık: Geniş mer'a ve çayırlarındaki zengin bitki örtüsü hayvancılığın gelişmesini sağlamıştır.


Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi

Ardahan'ın kardeş şehirleri

Ardahan, Türkiye'nin kuzeydoğu sınırında yer alan tarihi ve kültürel zenginlikleriyle bilinen bir şehirdir. Ancak Ardahan'ın önemi sadece coğrafi konumu ve tarihiyle sınırlı değil. Şehir, farklı ülkelerden ve bölgelerden pek çok kardeş şehre sahip olmasıyla da dikkat çekiyor.

  • Artvin (Türkiye): Karadeniz Bölgesi'nde yer alan Artvin ile Ardahan arasındaki bu kardeşlik bağı, bölge içi iş birliği ve kültürel alışveriş açısından önem taşıyor.
  • Edirne (Türkiye): Türkiye'nin batısında yer alan tarihi başkent Edirne ile kurulan kardeş şehir ilişkisi, farklı coğrafyalardaki kültürel benzerlikleri ve dayanışmayı সিম্বলize ediyor.

  • Ahıska (Gürcistan): Gürcistan sınırları içerisinde yer alan Ahıska, tarihi bağları ve ortak kültürel miras nedeniyle Ardahan için özel bir öneme sahip.

  • Batum (Gürcistan): Karadeniz kıyısında önemli bir liman kenti olan Batum ile kurulan kardeşlik ilişkisi, ekonomik ve kültürel iş birliği potansiyeli taşıyor

  • Bakü (Azerbaycan): Azerbaycan'ın başkenti Bakü ile tesis edilen kardeş şehir ilişkisi, iki ülke arasındaki tarihi dostluk ve kültürel yakınlığı pekiştiriyor.

  • Grozni (Çeçenistan, Rusya): Rusya Federasyonu'na bağlı Çeçenistan'ın başkenti Grozni ile kurulan bu bağ, farklı coğrafyalardaki kültürel etkileşim ve dayanışma örneği olarak değerlendirilebilir.

  • Astrahan (Rusya): Rusya'nın güneyinde yer alan Astrahan şehri ile kurulan kardeşlik ilişkisi, Hazar Denizi üzerinden olası iş birlikleri açısından önem taşıyor.

  • Vladikavkaz (Rusya): Kuzey Osetya-Alanya Cumhuriyeti'nin başkenti Vladikavkaz ile kurulan kardeş şehir ilişkisi, Kafkasya bölgesi ile kültürel ve sosyal bağların güçlenmesine katkı sağlıyor.

  • Ardahan Gazetesi blog ve Ansiklopedi